4 Mart 2009 Çarşamba

İSTATİSTİKLERLE RUSYA ENERJİSİ

Arka plan

2004 yılında petrol ihracatı sayesinde tüm diğer G8 ülkelerinin ortalama büyüme oranlarını aşarak Rusya GSMH 7,1 büyüme kaydetti. Böylece Rusya altı yıl üst üste ekonomik büyüme kaydetmiş oldu. Bu durum son beş yıldır özellikle enerji ihracatlarıyla desteklenmekte…

Rus ekonomisi petrol ve doğalgaz ihracatına çok fazla bağımlı olduğu için dünya fiyatlarındaki dalgalanmadan etkilenmektedir. Petrolün fiyatı bir dolar arttığı zaman bütçe gelirleri GSMH’nin yüzde 0,35’i oranında artıyor. Rus hükümeti 1 Ocak 2004 tarihinde petrol pazarındaki volatiliteye karşı bir istikrar fonu oluşturdu. Bu fon 2005 sonunda 52 milyar dolara ulaşarak ülkenin GSH’sinin yüzde 7’sini oluşturdu. Petrol, doğalgaz, metaller gibi hammaddeler Rusya’nın ihracat gelirlerinin üçte ikisinden daha fazlasını oluşturmakta.

GSMH’nin yüzde 25’ini oluşturan petrol ve gaz sektörü nüfusun yüzde birinden azını istihdam ediyor. Rus hükümeti, hammadde ihracatına bağımlılıktan kurtulmayı bir öncelik haline getirdi. Enerji sektörünün ulusallaştırılması yüzünden Rusya petrol ve doğal gaz üreticileri liberal pazarda Batı Avrupa ve Kuzey Amerika politikalarıyla uyum sağlamakta zorluklar çektiler.

Kremlin politikası yüzünden enerji sektöründe devletin etkisi artmakta… Petrol ihracat vergileri önemli ölçüde arttığı için petrol arama faaliyetleri geriliyor. Rus kitleri Gazprom, Trasneft ve Rosneft yasal olmayan yollarla Yugaskneftegaz gibi özel petrol ve doğal gaz şirketlerinin ilerlemesini engelliyor.

Rusya’nın enerji hatlarına ilişkin Enerji Enformasyon Yönetimi (EIA) tarafından hazırlanan raporu Murat Erduran – Furkan TORLAK çevirdi.

Petrol:

“Petrol ve Gaz Dergisi”ne göre Rusya’nın çoğu Batı Sibirya’da Ural dağlarında ve Orta Sibirya platosu arasında 60 milyar varil kanıtlanmış ve dünyanın keşfedilmemiş en büyük petrol havzasını oluşturan 67 milyar varil olası petrol rezervi var.



Üretim:

80’li yıllarda batı Sibirya’da günde 12,5 milyon varile kadar üretim yapılıyordu. 91 yılında Sovyetler Birliği’nin çöküşünden sonra bu oran yarıya düşerek günde 6 milyon varil seviyesine kadar indi. Bunun nedenleri arasında zorunlu devlet üretim artışları yüzünden ülkenin en büyük havzalarının tükenmesi ve Sovyet Merkezi Planlama sisteminin çöküşü gösterilebilir.

1999 yılında bir değişim yaşanarak Sovyetlerden sonraki özelleştirmeler sayesinde üretimde ucuzlama sağlandı. Dünya petrol fiyatlarının artışı, eski petrol sahalarının yenilenmesi ve rublenin devalüasyonu petrol ihracatındaki artışları sağladı.



Daha sonra artan üretim 2004 yılına kıyasla yüzde 2,5 artarak 2005 yılında günde 9,5 milyon varile çıktı. Bu sayede Rusya, Suudi Arabistan’ın arkasından Dünya’nın en büyük ham petrol üreticisi oldu.

İyi sismik veri eksikliği ve son on yılda potansiyel havzalarda araştırma yapılmaması yüzünden kısa dönemde Rusya’nın petrol üretimi hakkında tahminler yapmak çok zor. 2006 yılında tahminlerin düşük çıkmasının nedenleri arasında üretim ve ihracat gelirleri üzerindeki yüksek vergiler ve yeraltı kaynaklarının mülkiyeti konusundaki kargaşa sayılabilir. Rus sanayi ve enerji bakanlıkları bu yüzden daha önce 2006 yılı için % 4 olan petrol tedarik büyüme oranını % 2-3 arasına düşürdüler. Son 1 yıldır enerji kuruluşları ve yatırımcılar Rusya’daki petrol üretiminde büyüme olacağı konusunda kötümserler.

Önümüzdeki 10 yıl içerisinde büyük petrol sahaları bu büyümeyi sağlayarak eski sahalardaki üretimin azalmasını telafi edecekler. Eski petrol sahalarından Rusya petrol piyasasına ancak günde 0,9–1,5 milyon varil temin edilebilecek.

Önümüzdeki 5 yılda Kurmangazy, Sakhalin adası, Batı Salymskoye, TimanPechora, Prirazlomnoye, Vankorsk ve Komsomolskoye projeleri de devreye girecek ve 2020 yılında ülkenin petrol üretiminin yarısında fazlasını oluşturacaklar.

Petrol dağılımının özel şirketlerden ulusal şirketlere geçişi petrol arama ve gelişme faaliyetlerinin zorlaşmasına neden oluyor. Böylelikle olgun sahalarda sürekli üretim artışı yapılması daha sorunlu hale geliyor.

Rusya’nın Petrol Dengesi

Ham petrolün yüzde 70’i ihraç edilirken yüzde edilirken yüzde otuzu yerel rafinerilere gönderiliyor.

Rusya, günde 1,4 milyon varil Druhba boru hattı ile Orta ve Doğu Avrupa’ya petrol gönderiyor. Beyaz Rusya, Ukrayna, Almanya, Polonya gibi ülkeler Karadeniz ve Baltık denizine çıkartılan petrolden paylarını alıyorlar. Ham petrolün kalanı Karadeniz ve Baltık denizi üzerinden Dünya pazarına çıkıyor ve günde 170 bin varil petrol ise demiryoluyla ihraç ediliyor. Rusya’nın ürün ihracatları fuel oil ve dizel… Bunlar da çoğunlukla Avrupa ülkelerinde ısınma amaçlı olarak kullanılıyor; küçük bir çapta da ABD’ye ihraç ediliyor.

Petrol İhracatı:

Ham petrol ihracatı münhasır olarak Rusya’nın devlet mülkiyetindeki boru hattı tekeline aittir. Ancak Transneft’in sistemindeki dar boğazlar, şirketin ihracat kapasitesinin petrol üreticilerinin ihracat taleplerini karşılamaya yetmiyor. Rusya günde 7 milyon varil ham petrol üretmekle birlikte bu miktarın ancak 4 milyon varil gibi bir oranı ana petrol boru hatları ile taşınabiliyor. Kalanı ise demir yolu ve nehirler üzerinden taşınabiliyor. Alternatif yollarla taşınan günde 4 milyon varillik ürün de çoğunlukla petrol yan ürünlerinden oluşuyor. Ancak bu alternatif ihracat yöntemleri boru hattından daha pahalı ve dünya petrol fiyatları düştüğü takdirde ekonomik geçerliliğini kaybediyor.



Çin’e ise günde 116 bin varil petrol ihracatı yapılıyor.

Boru Hattı Projeleri:

1- Baltık Boru hattı sistemi: Batı Sibirya ve Timan Peçora’dan Finlandiya körfezindeki Primorsk limanına ham petrol taşıyor. Aralık 2001 faaliyete geçti.

2- Kharyaga-Indıga ve Murmansk: Günde 500 bin varil petrol buradan 9 günde ABD’ye ulaşabilecek.

3- Adria Geri dönüş projesi: Hırvatistan’daki Omisalj limanına günde 300 bin varil petrol aktarma kapasitesi olacak.



4- Batı Sibirya- Pasifik Okyanusu Projesi (Taishet – Skovorodino – Prevoznaya Körfezi): Japonlar bu boru hattı projesine 7 milyar dolar yatırım yapacak.



Karadeniz’den Petrol nakliyatı

Bu yolla petrol aktarımı çoğunlukla Novorossiysk limanından günde 1,7 milyon varil oranında yapılıyor. BTC (Bakü-Tiflis-Ceyhan) boru hattı da şu anda günde 250 bin varil petrol aktarımı dolayısıyla Novorossiysk limanından tankerle nakledilen petrol oranının azalmasına neden olacak.



Doğal Gaz

Rusya’nın 1.68 trilyon cubic feet tutarındaki gaz rezervleri Iran’ınkilerin iki misli daha fazla… Ancak Sovyet dönemi sonrası üretim yavaşladı. 2008’e kadar sadece %1.3 büyüme öngörülüyor. AB’nin yanında gitgide Türkiye, Japonya ve diğer Asya ülkelerine ihracat artıyor. Ancak Rosneft’in Gazprom ile birleşmede başarısızlık yaşaması ve Lukoil ile rekabete geçememesi, Yukos skandalının da etkileri ile birlikte sektörde sıkıntı yarattı.





1- Yamal-Avrupa: Beyaz Rusya üzerinden Polonya ve Avrupa’ya 1060 milyar cf/yıl (yaklaşık 300 milyar m3) doğal gaz gidiyor



2- Mavi Akım projesi: İzobilnoye ve Dzhugba’dan Samsun ve Ankara’ya giden 246 mili denizaltından geçen 750 mil uzunluğundaki hattın maliyeti 3,3 milyar dolar tutarında ve mevcut kapasitesi yılda 565 milyar cf (yaklaşık 170 milyar m3). Bu boru hattına yapılacak bir uzantı gazın Ceyhan ve İzmir’de sıvılaştırılmasını sağlayacak.

2003 yılı Mart ayında sözleşme ihlalini öne süren Türkiye gaz nakliyatını durdurdu. Rusya, Stockholm Uluslar arası Tahkim mahkemesine başvurarak 2003 yılı Aralık ayında gaz sevkinin devamını sağladı.

3- Kuzey Trans Gaz Boru hattı: 1300 mil uzunluğu olan hattın 737 mili deniz altından geçmektedir. 2017 yılında tamamlanacak proje, Finlandiya, İngiltere, İsveç ve Almanya’ya doğal gaz taşıyacak.

4- Çin’e Doğal Gaz Projesi: Kovytka doğal gaz sahası Çin’in yılda 700 milyar cf (yaklaşık 220 milyar m3) gaz ithal etmesini sağlayacak.



Rafineriler:

Rusya’nın toplam 41 adet petrol rafinerisi var. Bunlar günde toplam 5.44 milyon varil ham varil çıkarıyor. Günde 2,6 milyon varil de iç pazar için rafine edilmiş ürün tüketimi var.

Dünya’daki doğal gaz rezervlerinin üçte biri Gazprom’a ait. Rusya’nın toplam vergi gelirinin yüzde 25’ini Gazprom sağlıyor.

Kömür:

ABD’den sonra Rusya dünyanın ikinci en büyük kömür rezervlerine sahip olan ülke… 173 milyar tonluk rezervin yüzde 77’si bağımsız üreticiler tarafından işletiliyor. Yıllık kömür üretimi 308,6 milyon ton. Bu rakam 2020 yılına 450 milyon tona çıkacak.



Elektrik:

Rusya’da 440 santral ve baraj var. Bunların 77’si yakıt olarak kömür kullanıyor; ayrıca 31 nükleer reaktör var. Rusya’nın toplam elektrik üretim kapasitesi 205,6 gigawatt. Petrol, doğal gaz ve kömür elektrik üretiminin yüzde 63’ünü; hidrosantraller yüzde 21’ini; nükleer santraller ise yüzde 16’sını oluşturuyor.



İletim ve Dağıtım sektörü:

Rusya’nın toplam 2 milyon mil elektrik hattı var. Bunun 93 bin mili yüksek gerilimli enerji nakil hattı.



Elektrik İhracatı:

Rusya’nın BDT ülkelerine, Çin’e, Türkiye’ye, Polonya ve Finlandiya’ya elektrik ihracatı var. Tacikistan’da inşaat halinde olan 2 barajdan İran, Afganistan ve Pakistan’a elektrik ihracatı yapılacak.

Çevre

Rusya, 2004 yılının Kasım ayında Kiyoto protokolüne imza attı. Bu tarihten sonra Rusya’nın sera gazı emisyonları 3’de bir oranında düştü.

Kaynak:http://www.vatanpostasi.org/index.php?option=com_content&task=view&id=302&Itemid=37

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder